
HASAN ÖZTOPRAK
Kitaplar

Retorikten uzak, alabildiğine içten, cesur ve kendine özgü mecazlarla, bilgece ve kimi kez dua cümlelerini andıran sözlerle varoluşa ilişkin sorunlar ve sorularla örülü bir şiir… Yer yer Nietzsche ve Rilke'nin karamsar dünyalarını anıştıran bir şiir dünyası…
Ataol Behramoğlu
Hasan Öztoprak (…) ömrünün koyaklarından, doruklarından, sıkıntılarından, aşklarından, kavgalarından... süzüyor şiirini ve bunları da getirip önümüze koyuyor bizimle paylaşmak için. Yer yer oldukça karamsar dizelere rastlasak da, onun bu şiirleri, gençlik tedirginliklerini ardında bırakmış, yerine yeni huzursuzluklar edinmiş bir şairin dupduru şiirleridir.
Gültekin Emre
Hasan Öztoprak'ın şiirinde yerleşik bir acı var. Acının doğasından ötürü de sözcükleri "sert". Eğer anlatabilirsem şöyle: Sert fakat bir daha da kırılmayacak gibi kırılgan.
Haydar Ergülen


“Hayır, bu aşk olamaz, sadece aşk olamaz. Aşkın üstünde bir şey olmalı; henüz tanımlanmamış, adı konulmamış bir şey. Sevdiğim birçok insandan günlerce, aylarca uzak kaldığım oldu, bu denli bir özlem büyümemişti içimde. Ondan ayrıldığım günden bu yana midemin ortasında oturan bir kütle her gün beni büyüye büyüye kuşattı. Aklımdan bir an, bir saniye bile çıkmıyor, onu deli gibi merak ediyorum. Ona bir şey olacak korkusu öyle bir yapıştı ki, ne yapsam kurtulamıyorum bu korkudan.”
Öztoprak’ın İmkânsız Aşk kitabı, bu tutkulu hastalığı (ilişki bağımlılığı), başlı başına ve hemen hemen eksiksiz olarak sergilemektedir.
Prof. Dr. Ahmet Çelikkol, Ünlem Sanat Dergisi, Nisan 2004


'Devamı Hayat'ın asıl kahramanı, yaşamının büyük bölümünü sıkıyönetimlerde geçirmiş bir kuşaktır. Filmin yalnızca ikinci yarısıyla yetinmek zorunda olan bir kuşak. Hasan Öztoprak, bu kuşağı, roman kahramanının kişiliğinde, neredeyse slogansı bir tavırla, selamlıyor "(...) Geçmişte büyük idealler için -birçokları gibi canını ortaya koymuş, bu kimliksiz ve kişiliksiz adamın yüzündeki çizgiler, görmek isteyenler için yeterince anlamlıdır. Onun hiçbir tarih kitabı içinde yazılmayacak olan kişisel tarihi, hakiki bir insanın şerefli mücadelesini içeriyor."
Yazık ki darbelerin gündemden düşmediği, darbecilerin yargılanmadığı ülkeler, yazılmamış/yazılmayacak kişisel tarihlerin mezarlığıdır. Edebiyat, dönem romanlarından kaçındıkça öyle de kalacaktır.
Sennur Sezer / Radikal Kitap
Şiir kitaplarının önceki baskıları

O Hayalle Kal
İskenderiye Kütüphanesi Yayınları / 1991 / İstanbul


Ağıtlar
Göçebe Yayınları
1996 / İstanbul


Ey Aşkı Anlayanlar
Gendaş Kültür Yayınları 1999 / İstanbul


Kırklar Kitabı
Can Yayınları / 2002 İstanbul
Dil bir tür yab-boz’dur. Ama ondan yani dilin bu yap-boz halinden kurtulmak gerekir. Dilin yap-boz halinden kurtulmak demek, ondan da kurtulmayı gerektirir. Bu kültür-dışılıktır ki insanı özgürleştirir.